Basın özgürlüğünün olmadığı toplumlarda demokrasiden söz edilemez

Cafer Topaçın  kaleminden…

SALDIRIN BASINA…
Son dönemlerde Gazetecilere yönelik saldırılar moda oldu..
Canı sıkılan, gündem olmak isteyen,
Basına saldırıyor..
Adam cinayet işliyor basına saldırıyor..
Hırsızlık, gasp yapıyor, utanacağına Gazetecilere saldırıyor.
Yolsuzluk, rüşvet suçlusu, basını hedef alıyor..
Doğru haber yaparsın, belgelerle gerçeği yazarsın;
HURRA   saldırın basına..
Şunu unutmamak gerekir;

Basın özgürlüğünün olmadığı toplumlarda demokrasiden söz edilemez

Gazetelerin ve Gazetecilerin sürekli hedef gösterildiği ,saldırılara maruz bırakıldıkları bir ortamda, toplumsal barıştan da söz edilemez..
Gazeteci, haberini bilgi ve belgeye dayandırarak ,yayınlıyorsa, karşı tarafta yine demokratik ortamda, savunma hakkını kullanarak cevap vermekle yükümlüdür..
Haberci gazetesine ve çalışanlarına Bir gurup gencin çorbada bizimde tuzumuz olsun. diye eylemde bulunmuşlar..
Ne güzel yapmışlar! Demokratik ve cevap verme haklarını kullanmışlar..
Yalnız demokratik haklarla ,saldırmayı birbirine karıştırmışlar galiba..
Gazeteci kalemini satmadan yandaş ve çıkarcılık yapmadan mesleğini onuruyla yapıyorsa;
Doğru haber yaptı diye, gerçekleri yazdı diye,
Saldıramazsınız, tehdit edemezsiniz..
Madem demokratsınız,
Madem…

hak hukuk diyorsunuz,
Madem adalet diye yollara düşüyorsunuz,
Ve “Bağımsız basın, Basına özgürlük” diye her yerde boy gösteriyorsunuz,
O zaman bu öfke niye…
Bu hiddet neden..?
Bu hareketi yapmakla, gazeteciler, değil, sizde değil,
En Büyük. darbeyi ve saldırıyı kendi partinize yapmış oldunuz…