Erdoğan Demirtaş’ı hedef gösterdi, Kılıçdaroğlu’na yüklendi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bay Kemal, cezaevlerindeki teröristleri nasıl çıkarırız diye bunun gayreti içerisindesin. Diyarbakır’da 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan bu Demirtaş değil miydi?” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Muğla’da toplu açılış töreninde konuştu.

Erdoğan, “Bay Kemal, sen bu teröristlerle dirsek dirseğe dolaştın. Cezaevlerindeki teröristleri de nasıl çıkarırız diye bunun gayreti içerisindesin. Boşuna uğraşma o teröristler öyle oralardan çıkamazlar. Ama bu şimdiden vaadediyor. Diyarbakır’da 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan bu Demirtaş değil miydi?” diye k

Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

“Kendi milletinden umudunu kesenlerin, ülkemizin kutlu yürüyüşünü engellemek için sergiledikleri kepazeliklere rağmen Cumhuriyetimizin 100. yılına coşku ile, gurur ile, heyecanla girdiğimiz bir döneme ulaştık. İşte havaalanından buraya gelene kadar yol boyu tıklım tıklım burada vatandaşlarımı gördüm. Gerçi müstemleke zihniyetlilerin kepazelikleri bitip tükenmek bitmiyor. Geçtiğimiz günlerde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gücüne güç katacak bir savunma sanayii projemizin açılışında ordumuzun komutanları ile birlikte yaşadığımız sevince tahammül edemediklerini hep birlikte gördük. Bay Kemal, Sakarya Arifiye’de bu ordunun başkomutanı olarak Tayyip Erdoğan ne yaptı? Orada Fırtına Obüslerinin teslim törenini yaptı. Senin hayatında, senin aklında böyle bir şey var mı? Böyle bir şey yapabilir misiniz? Altay Tanklarının teslimini yaptık bay Kemal. Bunlarla ordumuz çok daha güçlü, ordumuz bunlarla o terör örgütlerini inlerine gömdü, inlerine. Bay Kemal, sen bu teröristlerle dirsek dirseğe dolaştın. Cezaevlerindeki teröristleri de nasıl çıkarırız diye bunun gayreti içerisindesin. Boşuna uğraşma o teröristler öyle oralardan çıkamazlar. Ama bu şimdiden vaadediyor. Diyarbakır’da 51 vatandaşımızın ölümüne neden olan bu Demirtaş değil miydi? Şimdi çıkmış bu onları çıkaracağım diyor. Bu millet sana bu yolu açmaz. Bu millet terörden beslenenlere, kan emicilere bu ülkede yol vermez. Ben milletime güveniyorum, ben milletime inanıyorum ve bu yolda böyle yürüyeceğiz. El ele, omuz omuza yürüyeceğiz.

ASIL NİYETİNİ GÖSTERDİ:

Hak ve özgürlük denilince biz milletimizle el ele olmayı anlarız. Kan emicilere asla prim vermeyiz. Ama bu zihniyet önce Sakarya Arifiye’deki fabrikanın bu seviyeye gelmesini sağlayan yatırımlarımızı sabote etmek için yapmadığını bırakmadı. Her türlü yalan ve iftirayı kullanarak yürüttüğü bu ihanet kampanyasında başarılı olamayan bu habis zihniyet bu defa doğrudan kahraman ordumuzu ve şerefli komutanlarımızı hedef alarak asıl niyetini gösterdi.

SEVİYESİZCE HAKARET EDEN KİŞİ BU ÜLKENİN SİYASETÇİSİ OLABİLİR Mİ?:

Muğla’dan tüm milletime sesleniyorum ve soruyorum; Her gün sınırlarımızı taciz eden Yunanistan’a, elinde on binlerce masumun kanı olan PKK’ya, ülkemizin son dönemde gördüğü en büyük ihanet çetesi olan FETÖ’ye, egemenliğimizi hedef alan ülkelere velhasıl Türkiye ve Türk milleti düşmanlarına göstermediği, gösteremediği tepkiyi ordumuzun komutanlarına fütursuzca sergileyen, seviyesizce hakaret eden kişi bu ülkenin siyasetçisi olabilir mi? Anayasamıza göre bu kardeşiniz bu ordunun başkomutanıdır. Bunu ben söylemiyorum anayasamız söylüyor.

BUNLARIN ASIL KARIN AĞRILARINI ÇOK İYİ BİLİYORUZ:

ülkenin ve milletin hangi menfaatini bunlar savunabilir, hangi hakkını koruyabilir, hangi hedefini hayata geçirebilir? Biz bunların asıl karın ağrılarını çok iyi biliyoruz. Bunlar Arifiye’deki atıl fabrikanın ülkenin savunma sanayiinin en önemli üretim tesislerinden biri olmasından rahatsızlar. Bunlar karasından havasına, denizinden siberine kadar savunma sanayiinin her alanında kendi tasarımını, kendi üretimini yapabilen Türkiye gerçeğine tahammül edemiyorlar. Bunlar terörü sınırları içinde bitirmekle kalmayıp sınırları ötesinde de teröristlerin başını ezen Türkiye fotoğrafına dayanamıyorlar. Bunlar küresel krizler karşısında diz çöküp teslim olmak yerine krizleri fırsata dönüştüren Türkiye tablosunu içlerine sindiremiyorlar. Çünkü bunların tüm hayatları vesayetçilerin ve darbecilerin yönetimini kendilerine altın tepside sunduğu ülke hayaliyle geçmiştir. Rahmetli Menderes’i idam sehpasına gönderip ülkenin başına öyle çullandılar. Rahmetli Demirel’i muhtıralarla yıpratıp ülkenin başına böyle çöreklendiler. Rahmetli Özal’ı binbir yalan ve iftira ile devreden çıkartıp ülkenin başına böyle musallat oldular.

DARBECİLERE ALKIŞ TUTMAYA KADAR HER YOLU DENEDİLER: İktidara geldiğimiz ilk günden itibaren bize de aynısını yapmak için çok uğraştılar. Ülkeye ve millete daha büyük hizmetler kazandırmak için harcamamız gereken vaktin ve enerjinin bir kısmını bunlarla mücadeleye ayırmak mecburiyetinde kaldık. Partimizi kapatmaya teşebbüs etmekten sokakları karıştırmaya, terör örgütlerini cesaretlendirmekten darbecilere alkış tutmaya kadar her yolu denediler. Dışarıda ve içeride Türkiye’yi hedef alan kim varsa hepsinin yanında bunlar yer aldılar. Ne yaparlarsa yapsınlar işte ben şu anda karşımdaki bu muhteşem kalabalığın az önce resmi rakamını sordum elhamdülillah 50 bine varan bir katılımla bugün buradayız.

DAHA SEÇİLMEMİŞSİN NASIL OLUYOR DA HEMEN SEÇİME GİDERİZ DİYORSUN: Bunlar bir tek kendi ülkelerinin kendi insanlarının mücadelesine destek olmadılar şimdi de aynı kafa ile yeni oyunlar peşinde koşuyorlar. Bir masa kurmuşlar etrafındaki herkesten ayrı ses çıkıyor. Herkes ayrı baş çekiyor. Herkes ayrı hesap yapıyor. Bunlar anayasayı da hiç okumamışlar. Sen nasıl oluyor da daha seçilmemişsin ve seçilmediğin halde nasıl oluyor da hemen seçime gideriz diyorsun. Ah ah neyse olanlar oldu. Bunların Allah bir dediğine inanın başka hiçbir şeye inanmayın. Çünkü Allah bir. Masanın altında, üstünde sakladıkları gözükmeyen ortakları ayrı telden çalıyor. Daha ortada fol yok yumurta yok sizin deyiminizle şerlenmelerinden, şımarmalarından yanlarına varılmıyor. Çünkü bunlar sadece zarar dostudur. Ülkenin ve milletin iyiliğini istedikleri tek bir örnek görülmemiştir. Ülkemize 20 yıldır kazandırdığımız her eser ve hizmeti demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın tamamını nasıl bunlara rağmen yaptıysak inşallah Türkiye Yüzyılı vizyonunu da aynı şekilde hayata geçireceğiz.”