YOLUMUZ BİLİM TARİKATI, ATATÜRK TARİKATI”

Kente kazandırdıkları 120 kişi kapasiteli öğrenci yurdunun açılışında konuşan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, “Toplumlar bir yolu, bir tarikatı takip edecekler. O tarikat bilim tarikatı. Atatürk tarikatı. Dünyanın 20 saygın ülkesini sayın desem hep bilimde, kültürde ileri gitmiş ülkeleri sayarsınız. Petrol çıkaran ülkeleri değil. Onun için siyasetçiler olarak, belediyeler olarak eğitime, çocuklarımıza destek veriyoruz” dedi.

Mersin Büyükşehir Belediyesi ile Mersin Üniversitesi arasındaki iş birliği sonucunda kente 120 kişi kapasiteli bir erkek öğrenci yurdu kazandırıldı.

2014 yılına kadar MEÜ Tıp Fakültesi Hastanesi olarak hizmet veren ancak o tarihten beri atıl durumda olan bina, Mersin Büyükşehir Belediyesince modern bir öğrenci yurduna dönüştürüldü.

Öğrenci yurdunun açılış töreninde konuşan İhsaniye Mahallesi Muhtarı Zehra Yılmaz, uzun yıllar atıl durumda olan, madde bağımlıların meskeni haline gelen hastane binasının modern bir yurda dönüştürülmesini sevinçle karşıladıklarını söyledi.

“Mahallemizde ciddi bir canlanma olacak. İçerisini gördüm. 5 yıldızlı otel gibi. İmrendim” diyen Yılmaz, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’e teşekkür etti.

Yılmaz, “Mersin’in çehresinin değiştiğini görüyorum. Otobüslerde kadınlar, sokaklarda kadınlar. Otobüs sürüyorlar, sokakları süpürüyorlar, üretiyorlar, kazanıyorlar. Maddi kazancın yanında psikolojimiz düzeldi, sosyalleştik diyor kadınlar. Bu nedenle Büyükşehir Belediye Başkanımıza teşekkür ediyoruz. Mersin değişti. Farklı bir çehre oldu Mersin’de” ifadelerini kullandı.

 

“YEMEK ÜCRETSİZ, ODA FİYATLARI UCUZ”

 

Yurtta kalan MEÜ Denizcilik Yüksekokulu öğrencisi Şeref Aksu da, “Öğrencinin kalacağı yeri, yiyeceği yemeği düşünmesi derslerini etkiliyor. Geçen yıl TEKSİN üzerinden Vahap Seçer’e ulaştık. Sorunlarımıza duyarsız kalmadılar ve bu yurdu açtılar. Sadece yurt da değil, her şekilde öğrencinin yanında olduklarını gördük. Yurtta bir, üç ve dört kişilik odalar var. Öğrenciler için en önemli sorun çalışma ortamıdır. Çalışma alanları ayrılmış. Yetilmemiş okuma salonu yapmışlar. Yemeğin ücretsiz olması ve özel yurtlardan çok çok aşağıda ücret alınması gerçekten takdire şayan” dedi.

Öğrenci velisi Ahmet Ali Şehnaz da, “Öğrenciler bir yüksekokulu kazandığı zaman bir anne babaların aklına ilk gelen şey öğrenci yurdu olur. Bu öğrenci için olmazsa olmaz bir şey. Mersin Büyükşehir’in öğrencilere sunduğu bu hizmetin değeri, ülke genelinde öğrencileri kimlerin eline bıraktığımız düşünülürse daha iyi anlaşılır” ifadelerini kullandı.

 

“İKİ BÜYÜK KURUMUN İŞ BİRLİĞİNİN SONUCU”

 

Mersin Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Yağcı da “Bu yurt Mersin’de 2 büyük kurum arasındaki ortaklığın, paydaşlığın ortak ürünü oldu. Daha önce Gülnar yurdumuzu Mersin Büyükşehir Belediyesi ile birlikte açmıştık. Burası senelerce üniversite hastanesi olarak hizmet verdi ve binlerce insan şifa buldu. Daha sonra hastane taşınınca burası metruk kaldı. Bu binanın öğrencilere kazandırılması için her iki kurumda duyarlı davrandı. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanına teşekkür ediyorum” dedi.

 

“KAYNAK HALKIN, BİZ ARACIYIZ”

 

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de “Eğitimde barınma sorunu velilerin çok büyük sıkıntı yaşadıkları alanlar. Bu hizmetleri ilgili bakanlığın, hükümetin ya da belediyenin yapmasında vatandaş açısından bir fark yoktur. Bu kurumları kim yaparsa yapsın kaynak kimin? Halkın kaynağı. Biz aracıyız” ifadelerini kullandı.

 

“MERSİN’E ÖĞRENCİ İLGİSİ ARTTI”

 

Seçer, “Mersin’de 4 üniversitede 50 binden fazla öğrencimiz var. Bu Mersin için iyi bir rakam, değerli bir rakam. Görüyorum ki son yıllarda Mersin’e öğrencilerin ilgisi arttı. Bu önemlidir. Neden? Öğrenci yaşanabilir bir kent, keyif alabileceği, ekonomik yapısına, iklimine, insan yapısına uygun bir kent arar. Mersin her şeyden önce bir kültürler mozaiği. Havası güzeli, enerjisi güzel bir şehir Mersin. Toplumlar bir yolu, bir tarikatı takip edecekler. O tarikat bilim tarikatı. Atatürk tarikatı. Dünyanın 20 saygın ülkesini sayın desem hep bilimde, kültürde ileri gitmiş ülkeleri sayarsınız. Petrol çıkaran ülkeleri değil. Onun için siyasetçiler olarak, belediyeler olarak eğitime, çocuklarımıza destek veriyoruz. Çocuklar iyi yetişirse iyi toplum olur. Çocuklar iyi eğitim alırsa barış sever toplum olur. Kavga olmaz. Çocuklar iyi eğitim alırsa refah toplu, hak toplu, adalet toplumu olur” dedi.

 

EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ VURGUSU

 

Eğitimde fırsat eşitliğini sürekli vurguladığını kaydeden Seçer, “Sükse yapmak değil. Yurt yaptık. Yurt yaptık da sen bu yurdu çocuklara özel sektör fiyatından verirsen yaptığın yurdun bir anlamı yok. Ve her şeyi getirip zaten gelir seviyesi yüksek insanların yaşadığı semtlere yaparsan onun da kıymeti harbiyesi yok. Adalet, adalet. Türkiye adalet diye haykırıyor. Biz de hizmetlerimizde adaletli olacağız. Belediyelerimizin yurt konusunda çalışmaları var. Öncelikle kız öğrenciler için. Bu talimat bize Sayın Genel Başkan tarafından verildi. Öğrencilere, gençlere, eğitime öncelik verin. Türkiye’nin eğitim sisteminin sorunlarının başında yurt sorunu gelmektedir, buna çözüm üretin demiştir genel başkanımız. Bize inanın, bize güvenin” ifadelerini kullandı.

 

“ÇORBACI BAŞKAN ÜNVANINI SEVDİM”

 

“Benim Mersin’deki en büyük eserim, zaten ünvanım da oradan geliyor, çorbacı başkan” diyen Seçer sözlerini şöyle sürdürdü:

“ Ben işi sevdim. Bir de mahalle mutfağı. Ben daha belediye başkanı adayı olmadan önce kafama yatan projelerin başında geliyordu. Proje sunumu yaptığımda, milletvekili yemeği 1 liraya yiyorsa benim vatandaşım niye yemesin dedim. Şu anda 37 noktada mahalle mutfağı var. 3.5 TL 3 çeşit yemeğin fiyatı. Tok acın halinden anlamaz. Bu kadarını söyleyeyim. Bütün üniversitelerin giriş kapılarında var. Hem çorba var, hem 3 çeşit yemek var, hem çamaşırhane var. Anneler beni çok iyi anlar. Orada dersini de çalışıyor, çamaşırını da yıkıyor. Çayı kahvesi de Vahap başkanlarından ikram.”

 

“CUMHURİYET NUR TOPU GİBİ ÇOCUK”

 

Yurttaşların yeni yılını da kutlayan Vahap Seçer, “Bir yılı bitirirken bir yüz yılı bitiriyoruz. Cumhuriyetin 100. Yılı. Demokrasi çok sancılıdır. İnişler çıkışlar olur. Ben ikinci yüzyıla girerken Türkiye’nin bugünkü durumundan her geçen gün çok daha iyi noktalara gideceğine emin bir siyasetçi özgüveni ve inancıyla konuşuyorum. Toplumların sancılı dönemleri vardır. Bazı doğumlar sancılı olur. Ama olur. Nur topu gibi de çocuklar dopar. İşte cumhuriyet nur topu gibi çocuktur. Onu şefkatle büyüteceğiz. Henüz 100 yaşında. Öyle kolay olgunlaşılmıyor demokrasilerde. Önümüzde yıllar var. Bu bayrağı onurumuzla, şerefimizle çocuklarımıza teslim edeceğiz” şeklinde konuştu.