MERSİN’İN GÜLEN TAKSİCİSİ

Mersin’in en iyi hizmet veren taksicisi mi bilinmez ama Türkiye’nin en eğlenceli taksicisi olduğu kesin. Devlet Su işleri Müdürlüğünden emekli olduktan sonra taksiciliğe başlayan ‘Gülen Adam’ Hüseyin Bozkurt, ‘Gülen Taksici’ oldu.

Mersin onu rengârenk kıyafetleri kadar, valisinden belediye başkanına kim olursa olsun fotoğraf karelerine girip, ‘Ben yoksam bir kişi eksik’ diyerek bağırmasıyla tanıdı. Gülen Adam Hüseyin Bozkurt iki yıldır Gülen Taksici olarak hizmet vermeye başladı. O kadar farklı ki ‘Renkli ve Gülen Taksici’ ibaresini araç ruhsatına bile işletmiş. Uzun çalışma döneminden sonra neşeyle dolu emeklilik hayali eşi Leyla Bozkurt’a kanser teşhisi konulmasıyla gölgelendi. Emekliği öncesi borç harç aldığı taksi plakasının boş durmasını istemeyen Leyla Hanım’ın ısrarı ile taksicilik yapmaya başladı. Şimdi hem eşine destek oluyor hem de müşterilerine güler yüzlü hizmet vermeye çalışıyor. Her gün Mersinlileri güvenle gidecekleri yere gülerek götürebilmek için papyonunu takıyor ve direksiyonunun başına geçiyor.

HAYRAN SAYISI HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

Yaşamı gibi taksicilik hayatı da renkli ve eğlenceli geçiyor Hüseyin Bozkurt’un. Sosyal medya hesabından müşterileriyle halay çekerken, oyun oynarken ve dans ederken görüntüleri paylaşan Gülen Taksicinin hayran sayısı her geçen gün artıyor. Müşterileri onu özel olarak aradığı, acil yetişmek zorunda değillerse yolculuk için arabasının boşalmasını beklediği, yüz binlerce takipçisi bulunan internet fenomenlerinin onunla video çekebilmek için Mersin’e geldiği, sivil toplum kuruluşları plaket vermek istediği Hüseyin Bozkurt, Gülen Adamdan Gülen Taksiciye geçen süreci anlattı.

“GÜLEN ADAMDIM, GÜLEN TAKSİCİ OLDUM”

Önüne serilen yeni yaşamını “Ben Mersin’in Gülen adamıydım, Gülen taksicisi oldum” şeklinde özetleyen Hüseyin Bozkurt, “Ne yaparsanız yapın en iyi olmak ve işinizi doğru yapmak zorundasınız. Kanser tedavisi gören eşimin ısrarlı teşviki ile kendime ‘Başın düşerse dara, renkli ve gülen taksicini ara’ sloganını belirledim ve çalışmaya başladım. Her zaman söylüyorum. Benden daha iyi şoför, daha iyi taksici elbette vardır. Onda iddialı değilim. Fakat hizmet konusunda hiç kimse kusura bakmasın mütevazi değilim. Hizmet konusunda Türkiye’de benim üzerime bir taksici olduğuna inanmıyorum. Sayın Valimiz gördüğü zaman mutlaka sohbet ediyor. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer sürekli renkli kıyafet giydiğimi bildiğinden iki pantolon alıp hediye ediyor. Esnaf Kefalet Odası Başkanımız Veysel Sarı arıyor ve ‘Seninle gurur duyuyorum Hüseyin’im’ diyor. Yine Mersin Şoförler Odası 2. Başkanı Halit Şimşek ‘Gülen adam, keşke her taksi senin gibi olsa. Kılık kıyafet, araba temizliği ve davranışınla örnek bir taksicisin’ diyor. Bu duyduğum şeyler her şeye bedel” şeklinde konuşuyor.

“ARABAYI DURDURUP YOL KENARINDA OYUNAMAYA BAŞLIYORUZ”

Sosyal medyada paylaştığı dans görüntülerini de anlatan Bozkurt, müşterileriyle ilişkilerini “Mesela ben arabada müziği açarım. Her müşteriden aldığım enerjiye göre hareket ediyorum. Göz göze gelmediğim insanlar bile oluyor. Müşterimin beğenisine göre müziği açıyorum. ‘Müzik hoşunuza gitti mi beyefendi?’ diye soruyorum. Bakıyorum kıpırdanmalar başlamışsa arkasında halay bile gelebiliyor. Onların da hoşuna gidiyor. ‘Müsaade ederseniz birlikte oynayabilir miyiz?’ teklifine genel olarak olumlu cevap alıyorum. Durduruyorum arabayı, müzik çalıyor, o oynuyor, ben oynuyorum. Bazen ünümü duyan gençler kendileri talep ediyor. Hatta yüz binlerce takipçisi olan bir fenomen sırf benimle video çektirebilmek için Mersin’e geldi ve arabamın önünde kafasında aşağıya bidonlar dolusu su döktü. Hiç tepki almadım. Flaş belleğimde herkese hitap edecek müziğim var. Radyoyu da açıyorum bazen. Bazen de müşterimizin talebine karşı müzik dinlemeden sohbet ederek tamamlıyoruz yolculuğumuzu” şeklinde anlatıyor.

“VAHAP SEÇER RENKLİ PANTOLON HEDİYE ETTİ”

Başından oldukça ilginç anılarında geçtiğini anlatan Bozkurt, “Bayramın birincisi günüydü. Arayıp Mersin Büyükşehir Belediye Başkanımız Seçer’i arayıp bayramını kutlamak istedim. Ama telefonu meşguldü. Yaklaşık aradan iki saat geçtikten sonra bana döndü ve arabada iki tane bayan müşterimiz de vardı. Biz bayramlaştık, müşterilerimiz de Başkanımızla sohbet etti. Çok güzel bir ambiyans oldu. Daha önce bana iki renkli pantolon hediye etmişti. Bu görüşmeden sonra üç tane daha hediye etti” ifadelerini kullanıyor. “ARAÇTA SİGARA İÇMEK YASAK AMA HER ŞEY SERBEST” “Karşımda insanları mutlu ettiğim zaman ben de mutlu oluyorum” diyen Gülen Taksici Hüseyin Bozkurt, kendisini diğer insanlardan ayıran yaşam felsefesini şöyle özetliyor: “Türkiye’de popüler olacağıma inanıyorum. Zaten tanımayanı aşağı yukarı yok Mersin’de. Çünkü arabamın reklamları var ruhsata işli. Anahtarlık yaptırdım, kart yaptırdım. Bunları insanlara ben ikram ediyorum. Slogan belirledim kendime; ‘Başın düşerse dara, gülen taksicini ara’ diye. Yine kayıtlı olduğum taksi durağı için de ‘Güvenlik ise elzem taksicilikte Meltem’ sloganını taksime yazdırdım. Hizmette sınır yok. Bir kuralım var sadece. Araçta sigara içmek yasak ama her şey serbest. Sigara yüzünden kibarca Bu ekonomik sıkıntılı günlerde güler yüzlü bir habere güler yüzlü sohbete ihtiyacımız var. İnsanlara pozitif enerji veriyorum. Mesela bu taksicilik yapmadan önce eşimle dolaşırdık bazen. Karşılaştığımız insanlar eşime ‘Leyla hanım çok şanslısınız Hüseyin beyle yaşayan ölmez derlerdi’ ben de ‘Evet ölmez ama kanser olur dedim’ kanser oldu Leyla’m. Allah korusun hepimizin başına gelebilecek bir hastalık. Şimdi o hastalığı yenmek için mücadele ediyoruz. Ama yüzümüzden kahkahaları hiç eksik etmeden. Şöyle bir özelliğim daha var. Yolcu bindiği zaman taksimetreyi açarım, kolonyasını ikram ederim. ‘Borcumuz ne kadar’ diyor bazıları. Taksimetre de yazıyor bu kadar diye ama siz ne kadar verebilirseniz diye rahatlatıyorum. Parası yoksa almadığım müşterilerim bile var. Hangi taksici söylüyor bunu? Geçen gece 02.00 gibi Pozcu’ya gidiyordum. Baktım Babil kavşağının orada üç kişi otostop yapıyor. Arabama davet etim. ‘Ama biz para veremeyiz’ dediler. Zaten Pozcu’ya gidiyorum neden yardımcı olmayayım. Her şey para değil. Paradan ziyade bu şeyler daha insana zevk veriyor. Ben karşımda insanları mutlu ettim ama ben kendim mutlu oluyorum.”